Röfle Sonrası Problemler Sorun Giderme Yöntemleri

Röfle yapımı aslında oldukça zor bir işlemdir.
Çünkü röfle yapımında kullanılan toz açıcılar saça sürülür iken dikkat edilmesi gereken birçok nokta vardır. Bunlardan bazılarını aşağıda sıraladım.

Röfle yapılır iken nelere dikkat edilmelidir

 Röfleye başlamadan önce bazı telafisi çok zor olan hatta bazı durumlarda telafisi olmayan sorunlar ile karşılaşmamak için nelere dikkat edilmelidir.

1- Saç açıcı hazırlanır iken eğer saçın açıklığına ve koyuluğuna göre oksidan volumu iyi seçilmez ise; örneğin saç rengi zaten açık kumral bir saç ise %12 lik bir oksidan seçimi çok açık beyaza yakın bir renk elde etmenizi sağlayacağından %9 luk oksidan daha uygun olacaktır.

 Yada koyu bir saç renginin üzerine röfle yapar iken %6 lık bir oksidan seçimi yaparsanız turuncu kızıl bir röfle ile karşılaşmanıza yol açabilir. Koyu saçlarda röfle için %9 ile %12 gibi oksidanlar kullanılmalıdır.

2-Bazen bir müşteri bir yerde röfle yaptırıp daha sonra aynı anda beğenmeyip saç boyası ile boyayıp kapattırıyor. Ardından tekrar röfle yaptırmak istiyor. Bu şekildeki bir saça tekrar röfle yapılmasını uygun bulmuyoruz. 

Eğer yapılırsa röfle olmayan yerler seçilip yapılmalıdır. Fakat sık bir röfle yapılmış ise; seçme işlemi de yeterli gelmeyeceğinden dolayı tavsiye edilmez. Röfle üstüne denk gelen yeni röfleler de kopma ve son derece yıpratıcı elastikiyet kaybı dediğimiz lastikleşmeler gösterebilir. Bu şekildeki bir saça röfle yapılmaz.

3-Bir başka sorun ise röflede bekleme süreleridir. Bekleme süreleri saçın zemin rengine ve saç açıcının oksidan numaralarına göre değişkenlik gösterecektir. Hatta ortamın sıcaklığı bile saçın açılma süresini kısaltıp uzatabilir.

 Örneğin %9 luk oksidan ile hazırlanmış bir saç açıcı ile %12 lik oksidan ile hazırlanmış bir saç açıcı farklı zaman dilimlerinde saçı açar. % 12 lik ile hazırlanan toz açıcı, normal şartlarda % 9 luk oksidan ile hazırlanan toz açıcıdan saçı daha hızlı açacaktır. 

 Ayrıca çok fazla bekletmek  saçı koparabilir saçınızın röflesini sarı değilde beyaz yapabilir. Bu gibi nedenlerden dolayı röfle yapılır iken bekleme sürelerinde saçlar sık sık kontrol edilmeli ve paketler zamanında açılmalıdır.

4-Boyalı saça röfle yapar iken dikkat edilmesi gereken unsurlar vardır. Örneğin müşterilerin en çok yanıldığı bir durum var ki açıklamadan geçmemek gerekir. Örneğin müşteri saçını 6 ay öncesine kadar sürekli siyaha boyamış saçını. Ardından çikolata kahve sürmeye devam etmiş ve 6-7 ay geçmiş.

 İşte bu gibi bir durumda müşteri siyah boyanın üzerine 6-7 ay çikolata kahve boyadığı zaman siyah boya saçından gittiğini düşünmekte. Oysaki saç kesilmemiş ise; siyaha boyanmış olan yerler hala durmaktadır. Yani saçtan gitmemiş durumdadır. 

 Bu şekildeki bir saça röfle denemesi yapıldığında sonuç olarak çikolata kahveye boyanmış olan yerler sarı olacak eskiden siyaha boyanmış olan yerlerde ise turuncu bir ton kalacaktır. İşinin ehli bir kuaföre gitmekte fayda vardır.

5-Röfle sonrası cila nasıl yapılır?


 Öncelikle açıklama yapalım cila diye bir ürün yoktur. Kuaförler arasında cila diye tabir ettiğimiz ürün aslında saç boyasıdır. Bazı bayanlar bunu biliyor olsa da birçoğu bilmemektedir. Bana göre bu durum şöyle başlamış ( tabi bu benim tezim) eskiden şimdiki gibi kaliteli ürünler yoktu ve bir saçı açarken  küçük hatalar daha çok yapılıyordu. 

 Kuaförlerde bu hataları müşteri görünce telafi etmek için daha cila çekeceğiz diyerek hatalarını telafi ediyorlardı. Örnek vermek gerekir ise saçta kalan ufak tefek turuncu görüntüler var ise 9.1 yada 9.0 gibi boyalar ile bir karışım yaparak 5-15 dk arası bekletmek sureti ile saçtaki turuncu yansımalar giderilebilir. 

Yada müşteri sarı renk seçimi yapar iken daha kumral bir sarı istiyor ise 9.0 yada 10.0 ile bir karışım hazırlayarak saçtaki röfleden kalma çiğ sarılığı alabilirsiniz. 

 İşte bu ve buna benzer işlemlere röfle sonrası cila çekme işlemi deniyor. Fakat günümüzde çok kaliteli saç açıcılar çıktığı için cila işlemleri artık yapılmaması daha uygun görünüyor. Şahsen ben artık cila yapmıyorum. 

Röflem Beyaz oldu devamını oku